Dienstag, 12. August 2014

Bir Patates Sevdim

Bir patates sevdim…

Unutmak seni daha da bi yakisikli yapmis, en patates halinle kabulümsün be!


Ama bazi seyler vardir unutulmaz, tam isabet


Hatirla diye randevu ayarlamislar görüyor musun? Kimi gördün Mustafam?


Peri kizi mi cikti ansizin karsina?


Yoksa Miss Patates mi?


Aaa cadi sapkasini cikarip ziyarete gelmis seni


O mu seni yakti?!? Söyle de bilelim


Yüreginin yerinini mi hatirladin, mutlusun ya kameranin döne döne ulastigi cadiya kizmiyorum bile.


Nerdeydin diye sorma, cehennemin dibinde iksir kaynatiyomus iste duydun, iyi mi oldu?


Eller cehennem isisini muhafaza ediyor mu diye meraktasin ama buz kesmisler coktan…


Idividi bi sus cadi, her kelimede baska bi keder göc etti yüzüne Mustafa’min, gözyasinin bi aci kahve kadar da mi hatri yok yahu


Narin geldi, yemek yedik, afiyet olsun, ben de yüzündeki o melek gülümsemeyi yedim afiyetle…


Beklemek kolay degil biliyorum.


Gelmemis, süpürgesi ariza yapmis, yetisememis cadi piknige, bakma öyle iste bakma, icim aciyor…


Kizim…
Baba olmak sana cok yakisti…


Kokla kokla doyamamak,
O kokunun müptelasi olmak, sana cok cok yakisti…


Nar koydum adini… 


Düsler ülkesinde saltanat kurmus sahsiyet, MB...
Masallari hep sevdim...
Ankakusunun kanadinda hayat cok güzel

 




Kalbe düsen ilk cemre beyaz,
Vaktidir, gül(ü)ver simdi beyaz beyaz

 



 


Ne doğan güne hükmüm geçer, ne halden anlayan bulunur, ah aklımdan ölümüm geçer, sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur. Ve gönül Tanrısına der ki: “Pervam yok verdiğin elemden, her mihnet kabulüm, yeter ki gün eksilmesin penceremden!”


Sükür ki gün eksilmedi penceresinden. O kusun pesinden “vakit varken tomurcuklari toplamaya” niyetli cikti yola. “Bi an evvel bitsin bu ev” arzusu asirlikti sanki… Ama tomurluklar taptazeydi, hatta rüzgar güllerini ucuracak ilik meltem bile…

Kac kez duydu o ic titreten sesi bilinmez… Ah o kadrini bilmediğim günler, koklamadan attığım gül demeti, suyunu sebil ettiğim o çeşme, eserken yelken açmadığım rüzgâr… Artik iki basina yol alacaklar rüzgar tatli esecek arkalarindan, beraber benim sarkimi söyleyecekler; beni bi an bile sensiz birakma, ki ögrendiler kiymetini „an“in…

Bilirim bu masal mutlu bitecek…

Ah nerde benim tarlam, nerde hasadim… Ya da hani bana hani bana demis

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen