Tavsiyelerine güvendiğim ve edebi zevklerimizin uyuştuğu
kişilerce çokça önerilen bir diğer isim Hasan Ali Toptaş. Kitap alışverişi
yaparken biraz indirim vardı ve ben yedi romanını birden aldım Hasan Ali
Toptaş’ın. Hayat kurtaran bi tavsiye. Yeni bi yazarla tanıştıysanız ve size
rehberlik edecek başka bi bilgiye de ulaşamamışsanız, yazarın ilk romanı ile
başlangıç yapın. Eğer sadece Kuşlar Yasına Gider romanını almış olsaydım, belki
de yıllar boyunca başka bi Hasan Ali Toptaş kitabı okumazdım. Çünkü beklentim
nirvanaydı. İyi ki diğer altı romanını da almıştım. Gölgesizler’i okuyarak
tanışsaydım Hasan Ali Toptaş’la kendimi daha şanslı hissedecektim, neyse kısmet
değilmiş.
Kitabın son iki sayfası herkes gibi beni çok etkiledi, ama
özellikle tekrarlanan Ankara-Denizli yolculukları kısmı bana çok zorlama geldi,
Uşak asfaltı tamlamasını her okuduğumdaysa ayrı bi keyif aldım bunu da itiraf
edeyim.
(Yazarın ve sevenlerinin affına sığınarak naçizane fikrimi
yazmak zorundayım) Kızıl sakallı akademisyene, "benim hayatımın doğrusu
budur", diyebilmek için de yazılmış gibi geldi bana bu roman ve bu benim
hiç hoşuma gitmedi. Tabi böylesi durumlar "dışı seni içi beni yakar"
mevzular ama bi okuyucu olarak bana hiç keyif vermedi. Evet iyi ki kitaplığımda Gölgesizler vardı. Ve ben yaptığım
yanlışın farkına varıp, hemen Gölgesizler okumaya başladım.
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen