Montag, 21. Januar 2019

2018 Okumalari (26) - Kendine Ait Bir Oda



Kitap hakkında duyduklarımdan sonra beklentim nirvanaydı ya da "her kadının başucunda durmalı" şeklinde tavsiyeler olduğu için, benim içerikten beklentim biraz daha farklıydı galiba, hiç kitap arkası yazısı okumuyorum, o alışkanlığı kazanmam lazım. Ne kadar az yazar tanıdığım bu kitap sayesinde kesinleşmiş oldu, uzunca bi alışveriş listesi çıkar bu kitaptan. İyi ki, The Guernsey Literary and Potato Peel Pie Society ve Bright Star filmlerini izlemişim, orada duyduğum şair ve yazar isimleri sayesinde, 'bak o kadar da cahil değilim' dedim kendime. Bright Star’ı izledikten sonra Keats’i araştırırken mezar taşında yazan cümleye denk gelmiştim tesadüfen. Aslında editörlerin görevi olmalı bu iş. Woolf, Keats’in mezar taşına gönderme yapmış geçmiş, o cümle kitapta yok. Editör notu olarak paylaşılabilirdi bence o cümle, ben editör olsam öyle yapardım. Artık internet var, arayıp bulmak sıkıntı değil ama internet yokken, okuyucu Woolf’un hangi cümleye atıfta bulunduğunu nasıl öğrenebildi acaba? İmkansız değil ama epey zor olamalı. Hem editörün bi görevi de okuyucuya o komforu sağlamak olmalı, neyse.

Üçüncü bölümden itibaren kitap benim için daha ilgi çekiciydi, ilk iki bölüm biraz daha sıkıcı geçiyor. Kitabı elime tekrar alınca şaşırdım, ne kadar çok cümlenin altını çizmişim. Benim için harika bi okuma rehberi oldu, her kadının kendine ait bi odasının olduğu bi gelecek ümidiyle…

"Romanlar çokluk bir panzehir olmak yerine bir uyuşturucu olduklarından ve kızgın bir damgayla dağlayıp harekete geçirmek yerine kişiyi derin uykulara gönderdiklerinden…"

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen