Mittwoch, 4. Dezember 2013

90lar

Hepimizde burak aksak kafasi (ben burak in 2 ay farkla ablasi oldugum icin burak bey mi piii dedigim icin ve dahi saygida kusur olmasin deyu burak aksak diyorum, biraz zorlarsam sayin aksak diyebilirim o direce) olmasinin sebebi tam da bu 25 yas olayi galiba. hepimiz de bi 90lar kafasi, bu duruma en uygun ikonlar bunlar galiba

hadi yine iyiyim, senarist bazen ilkokul arkadasim, bazen mahallede kostugum cocukluk arkadasim oluyor biri hadi yine iyisin mi dedi, 90larin akla zarar sarkilari hey gidinin gidisi, ah gene efkar basti



Yine 90lara gittim, bakin ne buldum. biz 90larda cok salaktik, sen artos ben portos o aramis beriki dartanyan diye kavga ederdik bi de bunun ninjalari var, leonardo beri gel, rafael öte git, mikalenjolo sen saga kay,donatello sen cok iyisin kipirdama, tamam peynir diyin simdi, cekiyorum, cektim








alevimeylülümden


Yakantop, yerden yüksek, dokuz taş, yakalamaca, saklambaç bu oyunları oynayanlar kaleye mum diksin:))
Yerden yüksek nasil bi oyun yahu, bilmiyorum ben. Ama dokuz tas hep favorimdir, bayramlarin vazgecilmez oyunlarindandi, abilerimiz de oynardi bizimle. Okulca gidilen piknikte hocalarla birlikte yakan top oynamak ayri bi zevktir, tatmistik sükür ki… lise yillarinda olay hadi bi siir okuya dogru gidiyor, ergenlik ne zor is… hayvanat bahcesi parkinda etrafinda tüm sinif ve iki hoca, ki biri sinifta estirdigi terörle meshurdur, ve sen baslarsin;
Bitse bu ceza bu endise
Koyuversen muhafizlarini kalbinin
Acsan bu tanri misafirine kapilarini
Istesen ömrümü paylasirdim yarisini seninle
Ama olsun ölünceye dek hep yanindayim…

Ne gamli baykuslardik ya Rabbi, sonra bu ahali ögretmen evinin lokalinde karsilikli göbek atti, abovvv…. Ah erdal bakkalim solisti sen olacaktin o orkestranin odanin duvarlari kirec tutardi valla

Grup vitamin; Ellere varda bize yokmu

Ilkokul son sinifta bi garip vitamin akimi etkisine girmistik sanirim… ama yillar sonra cok fazla vitamin sarkisi kesfettim. En mikemmeli galiba “arabesk dinliyorum kaslarim catik”… Bi de meshur “ismail”imiz var, tam bi cilgin can mi can… Ha bi de “zeytin yagli yaprak dolmasi” sarkisi var, alinti sirasi “sarma” mevzusuna gelince yine deginecegim ama gercekten “mideye oturdugunda” cekilen emege daha da bi aciyor insan, yine de “en sevdigim yemek” ne edeyim…

Akın; Rebeka şarkısı çocukken en sevdiğim klipti çok ünlü olmadığı için aşırı severdim şarkıyı, klibi ve Akın'ı. Çokta özel gelirdi sanki tek ben biliyorum gibi hissederdim bu huyum şimdide devam etmekte çok mesudum Yalnız çocukken izlediğim klip meyhaneli :)))))


Akin… Himmmm dün gibi hatirlarim lise hazirlikta, “ortasondaögretmeninzorlayazdirdigigünlügünboskala nsayfalarina” yazdigim sarkilardan biri de Akin’in “suskun yüregim” sarkisidir, ve klibinde samanlik vardi vallahi rebeka da fena degildir, hala dinlenir… Hani bi deyim vardi eskiler kiymete bindi manasinda unuttum simdi, vallahi 90lar benim icin öyle iste…
cerenimmelisamdan


İmza: Ceren Ç. (Bak bu da benden bi gönderme)
Adres: Dizinindibi Mahallesi / LİM Kızları Caddesi / EnBiSedefçiler Apartmanı / Soldan İlk Kapı
Bu yeni adres ne sen ne güzel degil mi
crysimgülümden


Yalnız şindi kağıt deyince aklıma başka bişi geldi. Biz sınıftaki yakın arkadaşlarla birbirimize mektup yazardık. Daha doğrusu benim bi arkadaşım çok severdi yazmayı, ben de mecbur ona yazardım. Bunu da neden yaptığımıza dair hiç bi fikrim yok şu an. Demek ki modaysa...
Lise sonda ilcenin tüm ergenlerini genisce kapali bi mekana toplanip alkol uyusturucu ve terör konulu konferans veren emniyet mensuplarini dinlemeyip saman kagitlarina yazdikca yazmistik kizlarla beraber, mektup degildi daha cok kafana göre takil siradakine ver o da yazsin gibi bi seydi, ve o saman kagidinda leyla ile mecnunun ilk bölümünde espirisi yapilan replik aynen yazilidir, „0.5 ucu olupta…“ seklinde… ne ziyan bi gencligiz…

Bi de biz ortaokuldayken "Vahşi Güzel" ve "Ricky Martin" kartpostalları modaydı.

Karpostal deme haci, forumcak toplasip “türlü cesit dans iskencesi” yapsanizda kimin karpostallarini aldigimi söylemem. Tiksiniyorum kendimden
Kirtasiyeleri hic sevmezdim ben isteyip alamadigim onca sey vardi icinde, missal o fotokopi makinasi benim olmaliydi. Ben anca kenari keman nota piyano islemeli mektup kagidi falan aliyordum

Ki zaten Latino dizileri acayip revaçtaydı.

Ay nolur su la nena yi ben de izledim diyin, bi axcel vardi orda ömrümü yedi
Ya da ya da Candan Erçetin'in şu "Umrumda Değil" klibindeki gibi saldalyeye ters oturup şarkı söylemeyeniniz ? ( Evet, var benim hepsini yapmışlığım :)))


Sandalyeler götürsün bizi Onlar yanlis biliyor klibine kadar sandalyeli bi candan vardi hafizamda eh iste silindi hafizamdan birer birer…

Sayfa 35ten baslamisim alintilamaya bu alinti fasli bitmez, bugünlük bu kadar devami gelir sanirsam herhalde galiba, daha modumu alintiliycam.

Son bölümdeki 90lar sahnesini aradan cikartalim yalniz.
Ardina bakma mecnun, aman Allah’im fragmandan beri o sahneyi bekledim, bayildim. Ah o söz eski camlar bardak olduydu galiba ama tam olarak ne demek simdi eksideki tanimlardan bisey anlamadim, daha da arastirmam lazim… ali güvenin yadigari güzel sarkidir ama

Ve burak tamam anladik sana essek dedirtmeyen bi trt var ve sen terete diyemezsem tiriti derim babinda at diyip duruyorsun ama olmuyor artik haci bi de kunduzu falan mi denesen

Yavuz Mecnun sahneleri cok zevkliydi de o ejderha muhabbetinden zerre bisey anlamadim, erkekleri anlamiyorum haci… kis gelince enine giden yaz gelince „kendine ceken“ esas oglanlardan cektiklerim isimli bi kitap yazicim, imza günlerimi de göksu ildir kirec burnu gibi fantastik mekanlarda düzenliycem… misal kayikta gemide uzay boslugunda… ilginc projeler bunlar…

Pek bi mühim soru mu sorup, rahat uyuyim, cakma siyasetcileri tanimayan bi ben miyim? ve dostluk kisa süre gelir el sallar uzaklasir gibi bisey oldu yine, neyse derin mevzulara girmeyelim...
Edit: Valla 3 sene gecti, cok yaslandik haci, otuza ne kaldi

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen